TARİHİ GELİŞİMİ İÇİNDE EKONOMİK DURUM
Genel
Bugün olduğu gibi Cumhuriyetten önceki dönemde de Erzincan'ın ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. XIV yy' da İbn-i Batuta da kentte dokumacılığın ve bakır eşya yapımının ileri düzeyde olduğunu kaydeder.
Evliya ÇELEBİ'ye göre XVII yy. ortalarında Erzincan'ın alçak duvarlı kalesi içinde; 200 ev ile bir cami vardır. Kale dışında ise 1800 ev, 7 cami, 60'dan çok mescit ile 500'den fazla dükkanın bulunduğu bir çarşı ve bedesten bulunmaktadır. 500 dükkanın varlığından bahsetmesi XVII yy. ortalarında ilde ticaretin gelişmiş olduğunu göstermektedir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında da ilimizin ekonomisinin tarım ve hayvancılığa dayalı olma özelliği devam etmiştir.Tüm Doğu Anadolu'da olduğu gibi Erzincan'da da sanayi hemen hemen hiç yoktu.1939 depremi ile Erzincan ili tamamen harap olmuştur.
Deprem, ilin kalkınma çabalarını olumsuz yönde etkilemiştir. Deprem riski özel kesim yatırımlarının il'de yapılmasını engellemiştir.
1960 yıllarından sonra şehirdeki imkanların köylere kadar götürülmesine çalışılmı; yol, su, elektrik, gibi hizmetler başta olmak üzere pek çok hizmet devlet tarafından köylünün ayağına kadar götürülmek suretiyle köyden kente göç olayının yavaşlatılması amaçlanmıştır.
Ticaret ve sanayi ise İl merkezinde yoğunlaşmıştır. İlimiz birinci derece kalkınmada öncelikli iller kapsamında olup, genel teşvik tedbirlerinden faydalanmaktadır.
Ayrıca madencilikte, tam olarak değerlendirilmesi halinde İl ekonomisine önemli katkı sağlanabilecek potansiyel arzetmektedir.
TARIM
Cumhuriyet öncesinde Erzincan ilinde nüfusun hemen hemen tamamına yakın bir bölümü tarımla uğraşmaktaydı.
1875 tarihli Erzurum vilayet salnamesine göre Erzincan sancağında üretilen tarım ürünleri şöyle sıralanmıştır; Buğday, arpa, darı, fasülye, kavun, karpuz, soğan, dut, zerdali, erik ve elma önemli yer tutmaktadır. Bu ürünler içerisinde en önemli yeri buğday oluştu rmaktadır.
1927 yılı tarım sayımı sonuçlarına göre toplam nüfusun 103.030' u tarımdan geçimini sağlamaktadır.
Tarım bakımından ilin ova kesimiyle yüksek bölgeler arasında önemli fark vardır. Yüksek ve dağlık kesimde hayvancılık ön plana çıkmaktadır. Erzincan ovasının batı kesimlerinde ve Üzümlü ilçesinde bağ ve bahçelik alanlar yaygındır. Yükseklik artıkça kuru tarım egemen olmaya başlar.
İldeki su kaynaklarının bolluğu, sulu tarım yapma imkanını sağlamıştır. Erzincan ovası sulama şebekesinin yapımına 1951 yılında başlanmış olup, 1957 yılında ova kısmi olarak sulamaya açılmıştır. Sulamayla birlikte tarım alanında reel bir gelir artışı sözkonusu olmuştur.1950'lerden sonra başlayan makinalaşma tarımda verimliliği artırmıştır.
İlimiz Erzincan ovası, Mercan ovası, Çadırkaya ve Çayırlı ovaları tarım bakımından çok elverişlidir. Ayrıca Kemah ve Kemaliye ilçelerinde Fırat vadi şeridinde tarıma elverişli topraklar bulunmaktadır.1990 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre ilimizde 86962 kişi tarımla uğraşmaktadır.Çiftçi ailesi başına düşen arazi miktarı ortalama 7.2 ha'dır.
İlimiz topraklarından 202.704 ha.ekilebilir arazidir. Ekilebilen arazinin özellikle Erzincan ve Tercan Ovalarının bölümü tamamen sulanabilmekte ve yüksek verim alınmaktadır. Toprağın kullanım şekillerine göre dağılımı aşağıdaki tabloda ve grafikte gösterilmiştir.
Toprağın Kullanma Şekli İl Yüz.Ölç.Oranı % Miktar (Hektar)
Tarım Alanı 17 202.704
Çayır ve Mera 38 452.562
Ormanlık ve Fundalık 9 106.534
Tarım Dışı Arazi 36 428.500
TOPLAM 100 1.190.300
Arazinin Kullanımına Göre Dağılımı
İlimizde sulanabilir toplam 202.704 ha. arazinin 96.963 ha’ı sulu, 40.773 ha’ı sulanamayan tarım alanıdır. Sulanan arazi miktarının 40.986 ha’rı merkez ilçededir. Sulanan alanın 70.222 ha’ı devlet sulamaları, 26.741 ha’ı halk sulamalarından oluşmakta, toplam sulama oranı % 70,4’e ulaşmıştır.
Devlet Su İşleri tarafından Erzincan 2. merhale sulama kapsamında Erzincan ovasında 25.971 ha., (Erzincan merkez ovasında Çadırtepe pompa istasyonu aynı köyün 70 ha. alan arazisini sulamaktadır.) Tercan ovasında 12.000 ha., toplam 37.971 ha. alan sulamaya açılmıştır.Halk sulamalarıyla toplam sulanan alan 96.963 ha.dır. Erzincan barajı sulama kanallarının tamamlanmasıyla 5000 ha. alan daha düzenli sulama imkanına kavuşacak olup, ovada sulanmayan tarım arazisi kalmayacaktır. Sulama şebekelerinin sulama birliklerine devredilmesi çalışmaları devam etmektedir. Arazinin sulama durumu grafikte gösterilmiştir.
Tarım Arazisinin Sulama Durumu
2003 yılında İl’de 121.530 ha. alanda tarla ürünleri ekilmekte ve 43.250 ha. alan nadasa bırakılmıştır. 3.843 ha. alanda meyvecilik, 4.714 ha. alanda sebzecilik ve 897 ha. alanda bağcılık yapılmaktadır.
En çok ekimi yapılabilen ürünler buğday, arpa, çavdar, kuru fasülye, şeker pancarı, kuru soğan, patates ve domates bitkileridir. Şeker pancarı ve kuru fasulye üretimi Türkiye üretim payı açısından önemli yer tutar. Diğer ürünlerin üretimi ise daha çok ilin ihtiyaçlarına yöneliktir.
Erzincan ovası göstermiş olduğu mikroklima iklimi sebebiyle Doğu Anadolu Bölgesinde meyve yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahiptir. Ancak şimdiye kadar bu potansiyel yeteri kadar değerlendirilmemiştir.
Meyve türleri şimdiye kadar bilinçsizce ve amatörce yetiştirilmiş, geniş plantasyonlarda kapama bahçeler pek kurulmamıştır. Yapılan araştırmalar Erzincan ilinde elma, kiraz, vişne ve ceviz yetiştiriciliğinin ekonomik açıdan önemli bir potansiyel oluşturduğunu ortaya koymuştur.
Erzincan ekolojisi için uygun meyve türlerinden biri de kirazdır. Son yıllarda kiraza gelen yoğun talep ve üreticilerin yüksek gelir elde etmeleri kiraz yetiştirciliğini artırmıştır. Erzincan’ın son turfanda olarak kirazı pazara çıkarması önemli bir avantajdır. İlde kiraz yetiştiriciliğinin daha teknik yapılması ve pazarlama imkanlarının arttırılmasıyla Erzincan’ın Doğu Anadolu’ da önemli bir kiraz üretim merkezi olması mümkündür.
Diğer önemli bir meyve türü de cevizdir. Ceviz, son yıllarda ekim alanları artan bir meyve türü olmuştur.
Yetiştiriciliğinin kolay olması, fazla bakım istememesi ve pazar imkanlarının iyi olması sebebiyle yetiştiriciler tarafından tercih edilmeye başlanmıştır. Ekolojiye uygun çeşitlerle yapılacak üretim, Erzincan’ın ekonomisine önemli katkılar sağlayacaktır.
Bu meyve türlerinin yanında Kemaliye yöresi için badem de alternatif bir meyve türü olabilir. Yine çilek yetişirciliği de Erzincan açısından gelecekte alternatif bir meyve türüdür.
Meyvelerden ise zerdali, kayısı, üzüm, elma ve armut önemli yer tutar
2003 yılında 13.225 ton elma, 9.489 ton zerdali, 5.567 ton armut, 6.309 ton kayısı, 1.681 ton erik, 5.782 ton üzüm, 1.258 ton ceviz, 150.600 ton dut, 980,4 ton vişne, 952 ton kiraz, 345,5 ton şeftali, 194.195 ton ayva üretimi gerçekleştirilmektedir.
Sebzelerden domates, salatalık, kavun, karpuz önemli ürünlerdir.
Bazı önemli ürünlerin 2003 yılı ekim alanları ve üretim miktarları aşağıda gösterilmiştir.
Ürün Adı Ekilen
|
(Saha Dekar)
|
Üretim(Ton)
|
Buğday
|
593.600
|
146.945
|
Arpa
|
219.220
|
55.557
|
Nohut
|
4.685
|
676
|
Fasülye
|
98.520
|
14.673
|
Şekerpancarı
|
84.520
|
405.782
|
Patates
|
9.050
|
14.656
|
Soğan
|
11.420
|
24.059
|
Erzincan ovası her türlü sebzenin yetişebileceği özelliklere ve potansiyele sahiptir. Ovanın büyük bir kısmının sulama kanalları vasıtasıyla sulanabilir olması sebze üretimini artırmıştır. Ürünlerin ekimden önce bitki su tüketimlerinin ve su kanallarının kapasitelerinin de göz önüne alınarak planlamalarının yapılması gerekmektedir.
Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünde bu güne kadar yapılan çalışmalar ve enstitü komitesindeki görüşmeler sonucunda; Erzincan için öncelikli konular belirlenmiş, ve bu konular da projeler yürütülmüştür. Enstitü tarafından yapılan çalışmalar aşağıya çıkarılmıştır.
Fide Yetiştiriciliği: Erzincan’da örtüaltı ve açıkta sebze üretimi için fide yetiştiriciliği teşvik edilerek çiftçilere yeni iş imkanları sağlanmalıdır. Çiftçilere fide yetiştiriciliği bakımından gerekli teknik bigilerin ilgili kuruluşlarca verilerek ucuz ve kalite fide yetiştiriciliğinin sağlanması gerekmektedir. Böylelikle hem fide yetiştiricileri ek bir gelire kavuşacak hem de üreticileri daha ucuz ve kaliteli fideye kavuşmuş olacaktır.
Açıkta Sebze Yetiştiriciliği: Her türlü sebzenin yetiştirilebildiği Erzincan’da, eskiden beri geniş alanlarda sebze türleri yetiştirilmektedir. Çiftçiler alternatif ürünleri yetiştirmede çekingen davranmaktadırlar.Geleneksel olarak yetiştirilen ürünler şunlardır;
Fasulye:Erzincan’ın en büyük geçim kaynaklarından biri olan fasulye de son yıllarda çeşitli hastalıklardan dolayı verim kayıpları olmaktadır. Bu sebepten çoğu üretici alternatif ürünlere yönelmektedir. Erzincan Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünde sürvey çalışmaları yapılmaktadır. Çalışmalar sonucunda verim kayıplarının aşağıdaki nedenlerden kaynaklandığı tespit edilmiştir.
-Küresel ısınmaya bağlı olarak son yıllarda özellikle fasulyenin çiçeklenme döneminde aşırı sıcaklar döllenmeyi olumsuz yönde etkileyerek çiçek dökülmelerine neden olmaktadır.
-Yıllardan beri aynı tohumun kullanılması nedeni ile yöresel çeşidin tohumluk kalitesi bozulmaktadır.
-Alınan numuneler sonucu toprak pH’ sının ve tuzluluğun artmış olduğu tespit edilmiştir.
Soğan:Geniş ekim alanı bulunmaktatıdr. Fiyat dalgalanmalarının en çok görüldüğü ürünlerin başında gelen soğan, üreticilerin farklı ürünlere yönelmesini sağlamıştır. üretimde planlamaya gidilerek, üretim fazlasının önlenmesi gerekmektedir. Ayrıca pazar imkanlarının artırılması gerekmektedir.
Bostan:Bazı bölgelerde yetiştirilmekte olup, pazarlama problemleri giderildiği takdirde geniş çapta üretimi düşünülebilir.
Sırık domates:Son yıllarda rağbet gören bir üretim dalıdır. Ancak teknik yönden çiftçilerin pek donanımlı olmadığından verim düşüktür. Çiftçiler için seminerler ve eğitimler düzenli bir şekilde düzenlenmelidir. Aşırı yönelimden dolayı pazarlama problemleri ortaya çıkmaktadır.
Örtüaltı Yetiştiriciliği:Erzincan’da yoğun talebin olduğu bir alt sektördür. Bu alanda çalışmak isteyen çiftçilerin kesin eğitimden geçirilmesi gerekmektedir. Çünkü örtü altı yetiştiriciliği teknik bilgi gerektirmektedir. Ayrıca karlılığı ve riskleri de fazla olan bir daldır.
İkinci Ürün Yetiştiriciliği:Ülkemizin birçok yerinde olduğu gibi Erzincan’da da hububat ekimi Eylül ayında hasadı ise Temmuz ayında yapılmaktadır. Sulanabilir durumda olan bu araziler, yaz sonu ile erken ilkbahar donlarına kadar olan dört aylık bir dönemde boş kalmaktadır. Bu arazilerin değerlendirilmesinde vejetasyon süresi kısa ekonomik öneme haiz ürünler yetiştirilmelidir. Bu amaçla turşuluk hıyar, salata, taze soğan, ıspanak yetiştirilebilir. Aynı şekilde örtü altında ilk ürün kaldırıldıktan sonra salata,ıspanak ve taze soğan yetiştirilebilir.
Bitkisel üretimde yıllık çeşitli cinste yaklaşık 10.000 ton gübre kullanılmaktadır. Bu miktarın 2.000 ton’u kompoze (12-30-12), 1.200 ton’u kompoze (20-20-0), 1.600 ton’u dap, 3.600 tonu’u üre (yüzde 46), 760 ton’u a.nitrat (yüzde 33), 650 ton’u a.nitrat (yüzde 26) olmak üzere geri kalanı diğer çeşitlerden oluşmaktadır.
Bitkisel üretimde tohum, fide ve meyvecilikte fidan teminine ilişkin çalışmalar teşvik amacıyla Tarım İl Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Şeker pancarına kota uygulaması ve fasulye ürününde oluşan verim düşüşü nedeniyle arternatif ürünlere geçiş amaçlanmıştır.
İlde Toprak Mahsulleri Ofisine ait tahıl depolama ve silosu mevcut olup, kapalı alan 2500 ton, silo depolama kapasitesi 4800 ton’dur. Özel sektöre ait depolama tesisleri ihtiyacı karşılayamamaktadır.
İl’de sebze üretiminde; 2003 yılında 65.356 ton domates, 16.715 ton salatalık, 1.805 ton biber, 4.057 ton taze fasülye-barbunya, 1.616 ton kabak, 390 ton patlıcan, 10.433 ton karpuz, 4.828 ton kavun, 2.433 ton taze soğan, 1.325 ton lahana üretilmektedir.
HAYVANCILIK
XIX. yy'da Erzincan ilinde hayvancılık önemli geçim kaynaklarından biridir. Hayvancılıkta sığır yetiştiriciliği önemli bir yer tutmaktadır.
1875 tarihli Erzurum Vilayet salnamesine göre Erzincan sancağında 76.865 adet büyükbaş hayvan, 455.255 adet küçükbaş hayvan bulunmaktadır.
İI doğal otlaklar bakımından oldukça zengindir. Munzur dağı üzerinde bulunan geniş otlaklar, Melan yaylaları, Kemaliye ilçesindeki Sarıçiçek yaylaları ve Refahiye ilçesindeki Çimen yaylaları bitki örtüsü bakımından oldukça zengin olduklarından özellikle küçükbaş hayvancılık için uygun alanları oluştururlar. 1970 yılından sonra besicilik ve süt sığırcılığı da gelişmeye başlamıştır. 1976 yılında Türkiye Süt Endüstrisi Kurumunca; il merkezinde süt fabrikası kurulmuştur.
Erzincan'da yurt dışında çalışan işçilerin ortaklaşa kurdukları yıllık 4.000 ton kapasiteli ERSAN A.Ş.tesisleri kurulduğu dönemde ilin sosyal ekonomik yönden kalkınmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Ancak adı geçen tesisler daha sonra Türk-Libya Tarım ve Hayvancılık A.Ş.'a satılmış ve daha sonraki dönemlerde faaliyetini durdurmuştur. Bu tesis 1988 yılında Türkiye Et ve Balık Kurumu tarafından satın alınmış olup, 1995 yılına kadar %1 gibi düşük kapasitede faaliyetlerini sürdürmüştür. 1995 yılında Pancar Kooperatifleri Birliğine satılarak özelleştirilmiş olup, 2004 yılına kadar kapalı kalmıştır. Pancar Ekicileri kooperatifi tarafından özel bir şirkete satılmış olup, gerekli bakım ve onarım yapıldıktan sonra yıl sonu itibari ile üretime geçecektir.
İlimiz hayvancılığında yerli ırklar çoğunluğu teşkil ettiğinden, yeterli verim alınamamaktadır. Suni tohumlamada kullanılan boğa ırkları siyah alaca, esmer ve simental ırklardan oluşmaktadır. Erzincan‘da sığır mevcudunun yüzde 16’sı tamamen saf kan, yüzde 54’ü saf kan melezi ve yüzde 30’u ise yerli ırklardan oluşmaktadır.
Hayvan hastalıkları ile mücadele kapsamanda ilde bazı köylerde görülen asia-birşap asia, burucella ve anthrax hastalıkları ile mücadelede başarı sağlanmıştır. . İl genelinde hayvan hastalıkları ve zararlılarına karşı müdahale anında yapılmakta ve önemli sayılabilecek hastalık bulunmamaktadır.
Tarım İl müdürlüğü tarafından il dışına kasaplık ve göçer amaçlı olarak giden tüm hayvanların sağlık kontrolleri yapılmakta ve dezenfekte edilmiş araçlara sevkleri sağlanmaktadır. Hayvansal ürünlerden et, peynir, yün, deri ve sakatatın sağlık kontrolleri yapılarak il dışına sevki sağlanmaktadır.
Göçer sürü sahiplerinin yararlandırılması için devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kullanma hakkı köylere bırakılan çayır,mera ve otlak alanlarından ihtiyaç fazlası olanların tespiti yapılmış ve bu tespit çerçevesinde de kiralama yapılmaktadır.
Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünde “Erzincan İli Üzümlü Mer’a Alanlarının Islahında Uygulanacak Yöntemler“ isimli bir proje yürütülmektedir.
Hayvancılığın geliştirilmesinde çok önemli olan yem bitkileri üretiminin teşviki sonucu üretiminde önemli artış olmuştur.
İlimizde 2003 yılı itibariyle hayvan sayısı ve hayvansal ürün miktarları aşağıya çıkarılmıştır.
Hayvan Mevcudu |
Hayvansal Ürünler |
Cinsi |
Sayısı (Adet) |
Ürün |
Miktar (Ton) |
Koyun |
309.481 |
Et |
1.281 |
Keçi |
39.823 |
Süt |
109.235 |
Sığır (Kültür) |
18.187 |
Yapağı |
365 |
Sığır (Melez) |
53.679 |
Deri |
49.663 |
Sığır (Yerli) |
25791 |
Kıl |
20 |
Tavuk |
663.597 |
Yumurta (1000 Ad.) |
50.361 |
Hindi |
50.720 |
Bal |
1.385 |
Manda |
1.404 |
|
|
Arı Kovanı |
80.577 |
|